Vergi Yükümlülüğü ve Karşılaşılan Sorunlar
Kimler vergi yükümlüsüdür? Türkiye sınırları içinde çalışarak kazanç elde eden her şahıs ya da tüzel kişilik bu kazancını beyan etmek ve vergisini ödemekler yükümlüdür. (Bazı istisnalar ve değişik uygulamalar mevcuttur).
Buradan hareketle, çevirmenlik yaparak kazanç elde eden her kişi ister şahıs olarak bu işi yapsın ister şirket sahibi olarak bu işi yapsın elde ettiği kazancını beyan etmek ve bu beyana istinaden yükümlü olduğu vergiyi ödemekle yükümlüdür.
En basit haliyle söylersek; çeviri yapıp (sözlü ya da yazılı) para kazandıysanız vergi yükümlüsü oldunuz demektir. Vergisini ödemezseniz, vergi kaçırmış olursunuz.
Bir şirkette sigortalı olarak çalışanlar için durum kolaydır. Şirket çalışanı olarak daha maaşınız elinize geçmeden vergisi şirket tarafından kesilerek vergisi Vergi Dairesi’ne yatırılır. (Sizin maaşınızdan keserek bunu vergi dairesine yatırmayalar gibi gazete haberlerine rastlarsınız. Bu durumda şirket yetkililerinin başı dertte demektir. Sizi de etkiler ve bazı hak kayıplarına uğramanız büyük olasılıktır).
Çeviri işinden para kazanıyorsam ne yapmalıyım? Bunun tek çaresi serbest meslek çalışanı olarak maliyeye kayıt yaptırmak ve elde edilen gelir karşılığında serbest meslek makbuzu düzenleyerek geliri kayıt altına almak ve yılsonunda beyan ederek bunun vergisini ödemektir.
Maliyeye kayıt/beyanname/KDV/Stopaj/BAĞ-KUR vs. çevirmenler için bilmedikleri yabancı bir terminoloji gibi ve bunları bir çevirmenin kendi başına halletmeye çalışması ve becermesi pek olanaklı değil.
Benim başım hiç derde girmesin, ben tamamen kayıt altında çalışan ve vergisini ödeyen bir çevirmen olmak istiyorum diyorsanız derhal bir serbest muhasebeci ile temasa geçerek kendinizi kayıt altına aldırın.
Kayıt altına girmenin ilave maliyeti nedir? Muhasebecisine göre değişmekle birlikte muhasebeci ücretlerinin aylık 150 ile 250 TL arasında değiştiğini söylemek mümkündür.
Muhasebeci ücretine ilave olarak SGK’ya kayıt gerekli olduğundan, bunun yaklaşık olarak aylık 400 TL prim ödemesi vardır. Bu durumda maliyeye kayıt olmakla bir çevirmenin ilaveten katlanacağı maliyetin 200+400 = 600 TL civarında olduğunu söyleyebiliriz.
Hangi giderlerimi vergiden düşebilirim? Kira, telefon, internet, yakıt vb. giderlerinizin önemli bir kısmını gider gösterebilir böylece toplam verginizden indirimler sağlayabilirsiniz.
Gelir Testi nedir? Biz çevirmenlerin gelir testi ile ne ilgisi var diyebilirsiniz? 01.12.2012 tarihinden başlayarak Türkiye’de ikamet eden herkesi Genel Sağlık Sigortası kapsamına alınması zorunluluk haline geldi. SGK kapsamında olanlar ile emekli olanlar otomatik olarak Genel Sağlık Sigortası kapsamındalar. Ancak çalışmayan kişiler için Genel Sağlık Sigortası yaptırma zorunluluğu var. Üniversite eğitimi gören ve 25 yaşını geçen herkes, çalışmıyorsa bu sigortayı yaptırmak zorunda. Bu primden muaf olmak için gelir testi yatırma zorunluluğu var Prim miktarı 42.84 ten başlıyor ve 257,00 TL ye çıkıyor. Daha detaylı bilgi için Akşam Gazetesi’nin https://www.aksam.com.tr/yazarlar/kimlerin-gelir-testi-yaptirmasi-sart-kimler-kapsam-disinda/haber-303028 linkinden yararlanabilirsiniz.
Yani SGK kapsamında değilseniz, sizin adınıza her ay için 257,00 TL borç bir yerlerde yazılıyor. Sonuç olarak kayıt altına girmenin ilave maliyeti yukarıdaki 600,00 TL rakamı değil, 600-257 = 343,00 TL’dir. “Ben kayıtlı çevirmen değilim, aldığım ücret karşılığı firma benim adıma gider makbuzu düzenliyor, ben de imzalıyor ve paramı alıyorum.” dediniz. Rahatladınız ve kayıt altında olmanın mutluluğunu yaşıyorsunuz. Hemen gevşemeyin. Birincisi, Genel Sağlık Sigortanızı yaptırdınız mı? İkincisi, makbuz imzalamanın istisnai bir işlem olduğunu biliyor musunuz?
İstisnai işlem ne demek? İstisnai işlem vergi usul hukukumuza göre istisnai olarak yapılan bir işlemdir ve bu istisna herhalde senede birden fazla olamaz. Yani bir sene içinde sadece bir adet makbuz imzalayabilirsiniz. Birden fazla imza atıp çeviri geliri elde ediyorsanız usulsüzlük yapmış durumuna düşersiniz.
Stopaj nedir? Stopaj, serbest meslek sahiplerinin ödemekle yükümlü olduğu bir vergi türüdür ancak bu vergi, kaynağında kesilir. Stopaj vergi oranı ticari çevirilerde % 20, sanat eseri niteliği taşıyan çevirilerde ise % 17’ dir.
Örneğin, 500 TL bedelli bir çeviri yaptınız ve 500 TL + KDV 90 TL: Toplam 590,00 tutarında makbuzunuzu düzenlediniz ve çevirisini yaptığınız işletmeye verdiniz. Ne demiştik? Stopaj kaynağında kesilir. Çeviri bedeli 500,00 TL. Bu işlemin stopajı 100,00 TL
Çeviri işletmesi ne yapacak?
- Çevirmene ödemeyi yaparken 590,00 TL yerine 490,00 TL ödeyecek. Neden? 100.00 TL stopaj var.
- İşletme bu 100 TL’yi de çevirmen adına Vergi Dairesi’ne yatıracak. Böylece işletme için çeviri bedeli gideri KDV dâhil 590,00 TL olacak.
- Çevirmen ay sonunda beyanname verecek ve aldığı 90.00 TL tutarındaki KDV’yi vergi dairesine yatıracak. Çevirmenin elinde net 400 TL kalacak.
- Yılsonu geldiğinde çevirmen toplam 50.000.00 TL tutarında çeviri yaptı diyelim. Çevirmen adına da 10,000.00 TL stopaj vergi dairesine yatırıldı. Çevirmen; çeviri için yaptığı masrafları, bilgisayar, kâğıt, ev kirası, elektrik, su, doğalgaz faturalarının bir kısmı vs. tüm masraflarını düşerek beyannamesini verecek ve örneğin buna göre vergi tutarı 6,500.00 TL çıkacak. Bu durumda çevirmen kendi adına yatan 10,000.00 zaten vardı. Oysaki vergisi 6,500.00 tutmuş. Bu durumda 10,000 – 6,500 = 3,500.00’yi vergi dairesinden geri alacak.
Kayıtlı olup, beyannamesini veren ve vergisini ödeyenler açısından durum bu şekilde. Peki, bütün bunlara karşın çeşitli nedenlerle kayıt dışı olan ya da olmak zorunda kalan arkadaşlarımızı bekleyen riskler nelerdir? Yukarıda da belirtildiği üzere gelir testi yaptırılması ve muafiyet alınması gerekiyor. Aksi takdirde sizin adınıza bir yerlerde borç kaydı yapılıyor. Ancak sizin durumdan henüz haberiniz yok.
En büyük risk ise Maliye Bakanlığımızca kayıt dışılığınızın tespit edilerek Vergi Dairesi’nden bir davet almanızdır. Muhtemelen durup dururken Vergi Dairesi’nden bir davet almazsınız. Ama gerçekte durum şudur: Kayıt dışı ne kadar serbest çevirmen varsa, karşısında da o tutara karşılık gelen işletme var demektir ve işletmelerimiz Maliye Bakanlığımızca rastlantısal ya da ihbara binaen seçilerek denetime tabii tutulurlar. Kayıt dışı çalışan ya da kayıtlı olmakla birlikte ödemelerini makbuz ya da fatura karşılığı yapmamış olan bir işletmenin denetime girmesi durumunda, firma sahibinin kişisel hesapları dahi didik didik incelemeye maruz kalır. Firma sahibinin hesaplarından çeviri bedeli, kontrol bedeli veya başka bir isim altında üçüncü kişilere yapılan hizmet veya mal karşılığı olduğu anlaşılan ödemeler varsa, bu kişilerin maliyeye beyanname verip vermedikleri kontrol edilir.
Bu kadar da detaylı inceleme yapmazlar demeyin. Bütün bu işlemler son hızla otomatik şekilde yapılıyor ve herhangi bir bankadaki hesap hareketleriniz incelemeyi yapan uzman veya yetkili vergi dairesi çalışanının bir tık uzağında. Biliniz ki banka üzerinden geçen tüm parasal işlemleriniz TC kimlik numaranızı da taşıyor. Bazı arkadaşlarımız diyebilirler ki “Çalıştığım şirket benim adıma gider pusulası düzenliyor.” Gider pusulasını ile ilgili uygulama esasının istisnai bir uygulama olduğunu belirtmiş ve yukarıda açıklamıştık. Eğer bir çeviri şirketi, sizin adınıza yılda iki defa gider pusulası düzenliyorsa hem kendisi usulsüzlük yapıyor duruma düşer hem de sizin usulsüzlük yapmış olduğunuzu ortaya çıkarmış olur. En kötü ihtimali göz önüne alarak Vergi Dairesi tarafından usulsüzlük yaptığına karar verdiği çevirmenin karşılaşacağı cezai yaptırımlar nelerdir? Öncelikle, Vergi Dairesi incelemesini mevcut yıldan geriye giderek son beş seneye genişletiyor.
- Her bir yıl için verilmeyen gelir beyannameleri için usulsüzlük cezası kesiyor.
- Her bir yıl için sizi serbest meslek erbabı olarak kaydediyor ve siz kendiliğinizden kayıt yaptırmadığınız için bunun cezasını kesiyor.
- Her yıl için verilmeyen KDV beyannameleri ve Stopaj ile ilgili beyannameler için usulsüzlük cezası kesiyor.
- Bu beş yıl içinde kazandığınız çeviri bedellerinin vergisini, KDV’sini ve Stopajını yasal faizleriyle birlikte talep ediyor. (tahmini bir rakam belirliyor.)
Senede 10.15 bin TL çeviri geliri elde eden bir arkadaştan talep edilen tutar 100-150 bin TL arasında değişiyor. Yalvarıyorsunuz, yakarıyorsunuz, pişmanlık dilekçesi veriyorsunuz, “Bilmiyordum.” diyordunuz, maliye kanaat getirirse bunu 25.30 bin TL’ye indirebiliyor ve takside bağlayabiliyor, bir taksiti bile ödemezseniz yine eski cezaya dönüyorsunuz. Maliyeye kayıt olarak belli bir yükümlülük altına giriyor ve gelirinizin bir kısmından fedakârlık ediyorsunuz. Tamam. Ancak unutmayınız ki, sosyal güvenceye kavuşuyorsunuz, makbuz karşılığı çalıştığınız için işletme karşısına daha bir güvenli çıkabiliyorsunuz ve ücretinizle ilgili yaptığınız pazarlıklar makbuzlu çalıştığınızdan dolayı değerlendirmeye alınıyor. Son olarak hayalet kişi olmaktan kurtuluyorsunuz. Yurt dışına gitmek isterseniz, gelirinizle ilgili sürü sepet belge isteniyor ve sosyal güvenceniz olup olmadığı sorgulanıyor. Maliyeye kayıt olmakla vize alamamak riskinden kurtuluyorsunuz.
Sonuç olarak, kayıtsız iseniz suçlu durumundasınız, ancak henüz yakalanmadınız. Şunu da unutmayalım, aklı başında piyasada iş yapmaya çalışan çeviri büroları her geçen gün kendilerini kayıt altına almaya çalışarak çeviri bürosundan çeviri işletmesine dönüşmeye ve kurumsallaşmaya çalışıyorlar. Bunun yolunun kayıtlı çevirmenlerle çalışmak olduğunu söylemeye gerek yoktur sanırım. Umarız ki çevirmenlik en kısa zamanda bir meslek olarak tanınır ve çevirmenler odası akabinde kurulur. Odaya kayıt yaptırarak çevirmenlik yapmak isteyen arkadaşlarımız, şimdiye kadar kayıt altına alınamayan arkadaşlarını odaları sayesinde (mecburen) kayıt altına alabilirler.
Can Yıldır
Yazar
İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi mezunudur ve Özel Eğitim Danışmanlık ile beraber Mirora International Translation Ltd., Dublin ofisinin kuruluşu ile çeviri sektörüne yönetici olarak giriş yapmıştır. Günümüzde halen Mirora ile çeviri sektöründe çalışmaktadır.
© ÇeviriBlog adına Senem Kobya. Telif hakkı sahibinin izini olmadan yayınlanamaz, çoğaltılamaz ve basılamaz.